Tiroid bezini oluşturan hücrelerin düzensiz çoğalması sonucu oluşan tiroid nodülleri, toplumda sık rastlanan rahatsızlıklar arasında yer alıyor. Çoğunlukla belirti vermeyen tiroid nodülleri, muayene ve ultrason görüntülemesi ile tespit ediliyor. Tespit edilen tiroid nodülünün iyi ya da kötü huylu olup olmadığının belirlenmesi tiroid biyopsisi ile mümkün olabiliyor. İnce iğne aspirasyon biyopsisi, kalın iğne biyopsisi ve açık biyopsi tiroid nodülleri için güvenilir tanı yöntemleri arasında yer alıyor. Bununla birlikte tiroid biyopsisinin yapılan tekniğe göre hızlı, ucuz, konforlu ve güvenli sonuçlara ulaşma gibi avantajları bulunuyor.
Tiroid kanseri olasılığını artıran faktörler nelerdir?
Tiroid kanseri risk faktörleri doğumsal ve edinilen olmak üzere ikiye ayrılabilir. Tiroid kanseri olasılığını artıran risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir.
Cinsiyet: toplumda görülen tiroid kanserleri kadınlarda erkeklere oranda daha fazla görülmektedir. Kadınlarda daha fazla tiroid kanserinin görülmesinin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte östrojen hormonuyla ilgili olabileceğini düşünülmektedir.
Radyoterapi: Özellikle baş ve boyun bölgesinde yapılan radyoterapiler tiroid kanseri riskini artırabilmektedir.
Genetik faktörler: Hücresel düzeyde meydana gelen çeşitli mutasyonlar ve genetik faktörler tiroid kanseri riskini artırabilir.
Ailesel geçiş: Ailede tiroid kanseri öyküsünün olması tiroid kanseri riskinin artmasına sebep olabilmektedir
Tiroid biyopsisi nedir?
Tiroid biyopsisi, tiroid bezinden küçük bir parça alınarak bu dokuda kanser veya enfeksiyon durumlarının var olup olmadığını belirlemek için yapılan girişimsel tanı işlemidir. Tiroid bezi nefes borusunun önünde, gırtlağın hemen altında bulunan bir organdır. Bazı durumlarda tiroid bezinin içinde sert ele gelen veya görüntüleme yöntemleri ile tespit edilebilen nodüller oluşabilir. Bu nodüller çoğu zaman tehlikeli olmamakla beraber, bazı durumlarda kanser olabilir.
Tiroid biyopsisi hangi durumlarda yapılır?
Tiroid biyopsisi, tiroid bezinde bulunan bir nodülün tam olarak iyi ya da kötü huylu olup olmadığının belirlenmesi gerektiği durumlarda yapılır. Bu nodüller fizik muayene, ultrason görüntülemesi veya radyoaktif tiroid taramasında tespit edilebilir.
Tiroid biyopsisi kimlere yapılmaz?
Tiroid biyopsisi aşağıdaki durumlara sahip kişilere yapılmaz:
- Tiroid nodülü 4 cm üzerinde olan kişilere, tiroid biyopsisi yapılmaz. Çünkü bu hastaların ameliyat olması gerekir ve yapılacak olan biyopsi nodül büyük olduğu için teşhis şansını düşürür.
- Paratiroid adenomları, tiroid kanseri ile karıştırılabilmektedir. Bu durumun tam olarak teşhisini koyabilmek için biyopsiden farklı tanı yöntemleri kullanılır.
- Ultrasonda çok yüksek riskli nodülleri saptanan kişilere tiroid biyopsisi yapılmaz.
- Tiroid iltihabı olan hastalara tiroid biyopsisi yapılmaz.
Hangi tür nodüllere biyopsi uygulanır?
Tiroid nodülleri elle muayene ve ultrasonografik görüntüleme yöntemi ile belirlenebilir. Ultrasonografide saptanan ve kanser yönünden şüpheli özellikler taşıyan tiroid nodüllerine tiroid biyopsisi uygulanır.
Tiroid biyopsisi nasıl yapılır?
Tiroid biyopsisi 3 farklı yöntem ile yapılabilir. Bu yöntemler şu şekilde sıralanabilir:
İnce iğne biyopsisi: Hastanın boynu antiseptik ile temizlenir. Hastaya lokal veya topikal anestezi uygulanabilir. Biyopsiyi gerçekleştirecek olan hekim, tiroid nodülünden hücreleri çekmek için kan alımında kullanılan iğneden daha küçük ve ince bir iğne ile ultrason rehberliğinde nodülün içine girer. Örnekleme alındıktan sonra iğne nodülden çıkarılır. Ek numune alınması gerektiği durumlarda yeni bir iğne kullanılır. Birkaç hücre örneği elde edebilmek için nodüle genellikle 2 veya 6 kez ince iğne batırılabilir. Böylece kanserli hücrelerin bulunma şansı artırılır. Biyopsi yapıldıktan sonra hastanın boynuna baskı uygulanır. İnce iğne biyopsisi ortalama yarım saat sürer. Birçok hekim tiroid biyopsisi için ameliyattan ziyade ince iğne biyopsisi yöntemini kullanmayı tercih eder.
Kalın iğne biyopsisi: İnce iğne aspirasyon biyopsisinden net cevap alınamayan durumlarda uygulanabilen bir tiroid biyopsi yöntemidir. Uzman hekim tarafından ince iğne aspirasyonunda kullanılan iğneden daha büyük ve özel uçlu bir iğne ile nodüle girilir ve bir pirinç tanesi büyüklüğünde doku örneği çıkarılarak patoloji laboratuvarına gönderilir.
Açık biyopsi: Bu yöntem bir cerrah tarafından ameliyathanede yapılır. Bu işlemde hasta genel anestezi ile uyutulur ve tiroid bezinin üzerindeki cilt özel bir sabun ile temizlenir. Cerrah tiroid bezini görmek için hastanın derisine bir kesi açarak tiroid dokusu örneği veya bir nodülü alabilir. Alınan tiroid dokusunda kanser hücresi olup olmadığının belirlenmesi için örnek laboratuvara gönderilebilir. Kanser hücreleri bulunursa, cerrah tiroid bezinin çoğunu veya tamamını bu işlemde çıkarabilir. Kesi dikişlerle kapatılır ve dikişlerin üzerine bir bandaj konulur. Bazı hastaların bu işlemden sonra gece hastanede kalması gerekebilir. Açık biyopsi işlemi, diğer testler ile belirtilerin nedeni bulamadığında yapılır. Bu işlem ameliyat gibi olduğu için hastanın iyileşme süreci diğer yöntemlere göre uzun sürer. Bu sebeple açık biyopsi, iğne biyopsisi kadar yaygın olarak kullanılmaz.
Tiroid biyopsisinin avantajları nelerdir?
Ultrason görüntülemesi tiroid bezinde bulunan kitlelerin içeriği ile ilgili bir bilgi vermez. Bu sebeple tiroid nodülünden alınan biyopsi örneğinin patolojik laboratuvarda değerlendirmesi, kitlenin kanserli olup olmadığı konusunda net bilgi sağlar. Bununla birlikte tiroid biyopsisinin yapılan tekniğe göre hızlı, ucuz, konforlu ve güvenli sonuçlara ulaşma gibi avantajları bulunmaktadır. Aynı zamanda yapılan biyopsi işlemi sonucunda tiroid kanseri olunmadığının belirlenmesi ile birlikte hastalar da gereksiz ameliyatlardan kurtulur. Nodülün sonucunun kötü huylu olarak sonuçlanması durumunda ise yapılacak cerrahinin kapsamının belirlenmesi sağlanır.
Tiroid biyopsisi sonrasında hasta nelere dikkat etmelidir?
Tiroid iğne biyopsisi sonrasında biyopsi yapılan bölgeye gazlı bez veya steril bir bez ile 20 dakika süresince baskı uygulanır. Bu süre sonunda herhangi bir bandajlama yapılmasına gerek duyulmaz. Ancak biyopsi yapılan alana enfeksiyon açısından bir gün dikkat edilmesi gerekir.
Açık biyopsi de ise hasta ameliyat edildiği ve genel anestezi aldığı için gerektiği durumda hastanede bir gece yatışı uygun görülebilir. Bu biyopsi yönteminde kesi oluşacağı için iyileşme süreci biraz daha uzun sürmekte ve enfeksiyon kanama gibi risklere dikkat edilmesi gerekmektedir.