En çok 5 yaş altı ve 60 yaş üstü bireyleri etkileyen ve ölüme neden olan kuşpalazı (difteri) tedavi edilmezse her insana bulaşabiliyor. Boğaz ve bademciklerde problemler, eskısıklığı ve nefes alma güçlüğü gibi durumlara yol açabile difteri aşı ile önlenebilen hastalıklara arasında yer alıyor.
Difteri (dif-THEER-e-uh), genellikle burun, göz, deri ve boğazın mukoza zarlarını etkileyen ciddi bir bakteriyel enfeksiyondur. İnternette araştırılan “Difteri nedir?”, “Kuşpalazı hastalığı nedir?” sorusu, “Corynebacterium diphtheriae adlı mikroorganizmanın bu bölgelere yerleşmesiyle ortaya çıkan bir hastalıktır” şeklinde de yanıtlanabilir. Kuşpalazı hastalığı, bu soruna karşı yaygın aşılama sayesinde Türkiye’de ve diğer gelişmiş ülkelerde son derece nadir görülmektedir. Bununla birlikte, sınırlı sağlık hizmeti veya aşılama seçeneklerine sahip olmayan birçok ülkede hala yüksek difteri oranları görülmektedir. Difteri ilaçlarla tedavi edilebilir. Ancak ileri aşamalarda difteri kalbe, böbreklere ve sinir sistemine zarar verebilir. Tedaviyle bile, özellikle çocuklarda difteri ölümcül olabilir. Difteri, 1826 yılında Pierre Bretonneau isimli bilim insanı tarafından bulunmuştur. Difteri aşısı ise 1923 senesinde uygulanmaya başlanmıştır. Çocukları etkileyen bir hastalıktır. Soğuk mevsimlerde daha çok görülür. 2 yaş öncesinde sadece burun ve yara difterisi olarak görülür. Büyüklerde ise çocuklara göre daha hafif geçmektedir. Amerika’da 1921 yılında 206 bin vaka ile zirve yapmıştır. Şu anda en çok Asya, Dominik, Haiti, Güney Pasifik, Orta Doğu’da görülmektedir.
Difteri, Corynebacterium diphtheriae bakterisinden kaynaklanır. Bakteri genellikle boğazın veya cildin yüzeyinde veya yakınında çoğalır. Difteri havadaki damlacıklar yoluyla yayılır. Enfekte bir kişinin hapşırması veya öksürmesi nedeniyle yakınlardaki insanlar C. diphtheriae’yi soluyabilir. Difteri özellikle kalabalık ortamlarda bu şekilde kolaylıkla yayılır. Bunun dışında kirlenmiş, hijyeni sağlanmayan kişisel veya ev eşyalarından da difteri bulaşabilmektedir. İnsanlar bazen enfekte olmuş bir kişinin kullanılmış eşyalar veya el havluları gibi bakterilerle kontamine olabilecek eşyalarını tutarken difteriyi kapabilir. Enfekte bir yaraya dokunmak da difteriye neden olan bakterileri transfer edebilir. Difteri bakterileri tarafından enfekte olmuş ve tedavi edilmemiş kişiler, herhangi bir semptom göstermeseler bile, difteriyi aşı olmayan kişilere bulaşabilir.
Difteri yakalama riski yüksek olan kişiler güncel aşıları olmayan çocuk ve yetişkinler, kalabalık ve sağlıksız koşullarda yaşayanlar, kuşpalazı enfeksiyonunun yaygın olduğu yerlere seyahat edenlerdir. Difteri, aşının ulaştığı yerlerde nadiren görülür. Fakat aşının olmadığı ülkelerde hala yaygın bir hastalıktır. Difteri aşısının standart olduğu bölgelerde, hastalık esas olarak uluslararası seyahat eden veya daha az gelişmiş ülkelerden insanlarla temas halinde olan aşılanmamış veya yetersiz aşılanmış kişiler için bir tehdittir.
Difteri belirtileri ve semptomları genellikle bir kişi enfekte olduktan 2 ila 5 gün sonra başlar. İşaretler ve semptomlar şunları içerebilir: Boğaz ve bademciklerde kalın ve gri bir zarla kaplı görünüm, boğaz ağrısı ve ses kısıklığı, boyunda şişmiş bezler (genişlemiş lenf düğümleri), zor nefes alma veya hızlı nefes alma, burun akıntısı, ateş ve titreme ile yorgunluk
Bazı insanlarda, difteriye neden olan bakterilerle enfeksiyon, yalnızca hafif bir hastalığa neden olur veya hiçbir belirgin belirti ve semptom göstermez. Hastalıklarından habersiz kalan enfekte kişiler, difteri taşıyıcıları olarak bilinir. Kendileri hastalanmadan enfeksiyonu yayabildikleri için taşıyıcı olarak adlandırılırlar. Difteri, deride de bazı belirtilere neden olabilmektedir. Cildi etkileyerek diğer bakteriyel cilt enfeksiyonlarına benzer şekilde ağrıya, kızarıklığa ve şişmeye neden olabilir. Deride ülserler de oluşabilir. Özellikle kalabalık koşullarda yaşayan, hijyeni kötü olan kişilerde ortaya çıkabilir.
Hekimle, bademcikleri kontrol ederken, boğaz ağrısı ve bademcikleri kaplayan grimsi zar görünümünden bir çocukta difteriden şüphelenebilirler. Bu durumda boğazdan kültür alınır. Bu kültürde C. diphtheriae’nin büyümesi tanıyı doğrular. Doktorlar ayrıca enfekte bir yaradan doku örneği alabilir ve cildi etkileyen difteri tipini (kutanöz difteri) kontrol etmek için laboratuvarda test ettirebilir. Bir doktor difteriden şüphelenirse, bakteri testlerinin sonuçları henüz çıkmadan önce bile tedaviye hemen başlanır.
Difteri ciddi bir hastalıktır. Doktorlar bu hastalığı hemen tedavi eder. Doktorlar öncelikle hastanın hava yolunun tıkanmadığından veya aldığı havanın azalmadığından emin olur. Bazı durumlarda, hava yolu daha az iltihaplanana kadar hava yolunu açık tutmak için boğaza bir solunum tüpü yerleştirmeleri gerekebilir. Çeşitli antibiyotikler tedavide kullanılır. Penisilin veya eritromisin gibi antibiyotikler vücuttaki bakterileri öldürmeye yardımcı olarak enfeksiyonları temizler. Antibiyotikler, difteri olan birinin bulaşıcı olduğu süreyi azaltır. Bir doktor difteriden şüphelenirse, vücuttaki difteri toksinine karşı savaşan bir ilaç isteyecektir. Antitoksin adı verilen bu ilaç bir damar veya kas içine enjekte edilir. Antitoksin vermeden önce doktorlar cilt alerji testleri yapabilir. Bunlar, enfekte kişinin antitoksine alerjisi olmadığından emin olmak için yapılır. Birinin alerjisi varsa, doktor muhtemelen antitoksin almamasını önerecektir. Difteri olan çocuklar ve yetişkinlerin tedavi için sıklıkla hastanede olmaları gerekir. Difteri, hastalığa karşı aşılanmamış herkese kolayca yayılabileceği için yoğun bakım ünitesinde izole edilebilirler. Difteri bulaşmış bir kişiye maruz kaldıysanız, test ve olası tedavi için bir doktora görünün. Doktorunuz, hastalığa yakalanmanızı önlemeye yardımcı olmak için size bir antibiyotik reçetesi verebilir. Ayrıca difteri aşısının takviye dozuna da ihtiyacınız olabilir. Difteri taşıyıcısı olduğu tespit edilen kişiler, sistemlerini bakterilerden temizlemek için antibiyotiklerle tedavi edilir.