Serviks olarak da bilinen rahim ağzı kanseri, dünyada kadınlarda meme kanseri ve kalın bağırsak kanserinden sonra üçüncü sırada görülen ve yaşamı tehdit eden kanser türüdür. Güzel haber olarak, rahim ağzı kanseri oluşma nedeni tam olarak aydınlatılmış ve önlenebilir tek kanser türüdür.
Her kanser türünde olduğu gibi, rahim ağzı kanserinin erken tanısı da yaşamsal öneme sahiptir. Bu nedenle, kanser oluşumundan önce tehdit lezyonları belirlemek amacıyla düzenli jinekolojik muayene ve Smear testi yaptırılması tavsiye edilmektedir.
Genellikle 30 – 50 yaş arasındaki kadınlarda görülen bu kanser, son yıllarda genç kadınlarda da görülmeye başlamıştır. Dünya Sağlık Örgütüne göre, her yıl 500.000 yeni rahim ağzı kanseri olgusu saptanıyor ve 250.000 kadın kanserle mücadeleye yenik düşüyor.
Rahim ağzı kanseri, rahim ağzında gelişen ve serviks olarak da bilinen bir kanser türüdür. Rahmin ağız yüzeyini oluşturan hücre tabakasının anormal hücrelere dönüşmesi ile kanser öncülleri hücreler ortaya çıkmaktadır. Bu öncü lezyonlar erken saptanıp tedavi edilmezse, kanser gelişmektedir. Hücre tabakasındaki değişimden sorumlu temel etken ise HPV’dir.
Sıklıkla görülen ve yaşamı tehdit edici özelliğiyle paniğe yol açan rahim ağzı kanseri belirtileri nelerdir?
Genellikle orta yaş ve ileri yaştaki kadınlarda görülen bu kanser türü, erken dönemde herhangi bir belirti göstermeyebilir. Ancak, tümörün yayılma hızına ve yayıldığı bölgeye (pelvik duvar, rahim içi boşluk vb.) göre kişiden kişiye farklılık gösterecek belirtilerle ortaya çıkabilir.
Rahim ağzı kanseri belirtileri aşağıdaki durumlarla karşımıza çıkmaktadır;
HPV Virüsünden Korunun
HPV enfeksiyonlarından kaynaklı belirtilerin çoğu kendiliğinden düzelir ve herhangi bir hastalığa neden olmaz. Ancaki bazı HPV tipleri dolayısıyla devam eden enfeksiyonlar, kanser lezyonlarına neden olabilir. Belirtilerin tedavi edilmemesi halinde, rahim ağzı kanserine kadar ilerleyen bir süreç görülebilir.
Kanserin gelişiminde önemli bir risk faktörü olan HPV, genital siğillere yol açabilirken, belirti göstermeden de vücutta bulunabilir. HPV, cinsel yolla bulaşan bir virüstür. HPV virüsünden korunmak için; cinsel ilişki sırasında kondom kullanın, tek eşli olun, HPV aşısı yaptırın, rahim ağzı kanser taramasını düzenli olarak yaptırın.
Sigara Kullanmayın
Sigara kullanan kadınlarda bu kanserin görülme sıklığı, kullanmayan kadınlara göre daha fazladır. Birçok kanser türünde olduğu gibi, bu kanserin oluşma nedenleri arasında sigara önemli bir nedendir. Daha sağlıklı yarınlar için sigarayı derhal bırakın.
PAP Smear Testi Yaptırın
Düzenli muayene ve tarama programlarıyla kontrol altında tutulabilinen, erken teşhis edilmesi halinde %100 tedavi edilen bir kanser türüdür. Rahim ağzı kanser taramasında en sık kullanılan yöntem olan PAP Smear testini aktif cinsel yaşamı olan ve 30 yaşını geçen her kadın yılda bir kez yaptırmalıdır.
PAP Smear testinde, rahim ağzında bulunan ancak henüz kansere dönüşmemiş ön lezyonlar tespit edilebilir ve kanser oluşumu engellenebilir. Ek olarak, HPV tarama testi de kanser gelişiminin önlenmesi ve önüne geçilmesi açısından önemli bir testtir.
Yılda İki Kez Jinekolojik Muayene Olun
Aktif cinsel yaşamı olan her kadının yılda iki kez jinekolojik muayene olması, rahim ağzı kanserinin önlenmesi için çok önemlidir. Menopoz sırasında ve sonrasında da testler aksatılmamalıdır. 65 yaşını geçen kadınların o güne kadar verdiği smear testlerinden en az üçü normal kabul edilmişse, doktorunun bilgisi dahilinde test yaptırmayı bırakmasında sakınca yoktur. Ancak, şüpheli bir durum söz konusuysa, daha ileri tetkiklerin yapılması gerekebilir.
Sağlıklı Beslenin
Sebze ve meyve bakımından zengin besinler tüketmek, rahim ağzı kanserinin oluşma riskini en aza indirgemek için yararlı olacaktır.
Rahim ağzı kanseri söz konusu olduğunda, genetik faktörlere ek olarak bazı risk faktörleri hastalığın gelişme durumunu etkilemektedir. 16 yaşından önce ilk cinsel ilişkisini yaşayan, HPV enfekte olmuş, sigara ve alkol kullanan, çok sayıda doğum yapan, düşük sosyoekonomik düzeye sahip, 5 yıldan uzun süre doğum kontrol hapı kullanan, birden fazla cinsel partneri olan ve sağlıksız beslenme alışkanlığına sahip kadınlarda rahim ağzı kanseri oluşma riski daha fazladır.
Rahim ağzı kanseri tedavisinde, cerrahi operasyonlar, radyoterapi, kemoterapi gibi farklı tedavi seçenekleri tercih edilmektedir. Bu yöntemler, cerrahi ve radyoterapi yöntemleri olarak 2 ana grup altında toplanmaktadır.
Radyoterapi yöntemi, kanserin her evresinde kullanılabilecek bir tedavi yöntemidir. Özellikle erken teşhis edilen kanser türlerinde hastalığın yayılımının az olmasından kaynaklı olarak öne çıkan bir yöntemdir.
İleri evre kanser olgularında tercih edilen öncelikli tedavi yöntemi yine radyoterapidir. Cerrahi tedavideki amaç ise, rahim ağzı bölgesinde yer alan primer tümör yerleşiminin ve yayılım bölgesinin olabildiğince temizlenmesidir. Tümörün boyutuna göre küçük cerrahi operasyonlar uygulanabilirken; tüm rahmin, rahim ağzının ve lenf bezlerinin alındığı büyük operasyonlar gerekebilir.
Unutulmaması gereken nokta, rahim ağzı kanseri önlenebilen bir hastalıktır. Erken teşhis edilmesi halinde %100 tedavi edilebilir. Ölüm riski tamamen ortadan kaldırılabilir. Düzenli rahim ağzı tarama testine girin, yılda iki kez jinekolojik muayene olun ve sağlıklı yarınlarınız endişeden ırak geçsin.