Zona, varicella-zoster virüsünün neden olduğu, ağrılı döküntülerle karakterize viral bir hastalıktır. vücudun bir tarafında ağrılı döküntü, ateş, baş ağrısı, titreme ve mide sorunları tipik belirtileridir. Genellikle 50 yaş üzerindeki kişilerde ortaya çıksa da her yaşta görülebilir. 70 yaşından sonra dört kişiden birinde, 80 yaş üzerindeki her iki kişiden birinde görülen zonanın en önemli nedeni ise yaşlanma ile bağışıklık sisteminin baskılanmasıdır.
Zona hastalığı, varicella zoster virüsünün neden olduğu, cildi ve sinirleri etkileyen, küçük kabarcıklarla karakterize akut viral enfeksiyondur. Zona, hem deriyi hem de sinirleri tutar. Zona hastalığına neden olan virüs aynı zamanda suçiçeğine neden olan virüstür. Daha önce suçiçeği geçirmiş bir kişi iyileşse bile bu virüs omurilik ve beynin yakınındaki sinir dokularına hareket eder ve burada uykuda, başka bir deyişle inaktif şekilde varlığını sürdürür. Bu yüzden geçmişte su çiçeği hastalığı geçiren kişilerde zona hastalığı görülme ihtimali yüksektir.
Su çiçeği geçiren kişilerde semptomlardan ortadan kalktıktan sonra bile virüs vücutta inaktif bir şekilde uykuda bekler, bu virüsün yıllar sonra ağır grip, idrar yolları enfeksiyonları, ileri yaş, HIV/AIDS ya da kanser tedavisi gibi bağışıklık sistemini zayıflatan herhangi bir hastalık nedeniyle tekrar aktif olması zona hastalığına neden olur. Ayrıca, organ naklinde vücudun organ naklini reddetmesini önlemek için verilen ilaç ve stereoidlerde zona hastalığına neden olan risk faktörlerindendir.
Zona hastalığında en önemli faktör yaşlanmadır ve genellikle de 50 yaşın üzerindeki kişilerde yeniden aktif hale gelmektedir. Vakaların yüzde 70’i 50 yaş üzerindeki kişilerden oluşur. 80 yaşına gelen bir kişinin zona olma ihtimali yüzde 50 oranındadır. Yani 80 yaşın üzerindeki her iki kişiden biri zona olmaktadır.
Zona hastalığı ile ortaya çıkan, genellikle vücudun bir bölgesini (lokalize) etkileyen zona belirtileri şunlardır:
Belirtiler ortaya çıktıktan sonra döküntü tamamen kaybolması 3-5 haftaya kadar sürebilir. Genellikle 3-4 gün içinde ortaya içi su dolu kabarcıklar ve döküntüler 10 gün içinde kurur. Bu kabuklarda 2-3 hafta içerisinde düşer.
Zona hastalığının tanısı genellikle muayene ile konulmaktadır. Muayene ile tanı konulamayan çok nadir vakalarda ise laboratuvar testi uygulanır. Tzank testi denilen bu yöntemde, lezyondan bir kazıntı örneği alınıp, özel boyama yöntemlerinden sonra mikroskop altında incelenir. Döküntü olmadan sadece ağrı, zona hastalığının tanısı için yeterli değildir. Çünkü hastalığın bu ilk evresindeki ağrılar, başka sebeplerle oluşan ağrılarla karıştırılabilir. Tanının konulması için mutlaka deri döküntüsünün başlaması gerekmektedir.
Zonadan korunmak mümkündür. 2006 yılında lisans alan ve kişileri zonadan koruyan bir aşı bulunmaktadır. Bu aşı ülkemizde de 2015 yılında bakanlık onayını alarak kullanılmaya başlanmıştır. Tek doz olarak uygulanan zona aşısı, zona hastalığının oluşmasını büyük oranda engeller. Aşıdan sonra nadiren oluşan zona hastalığının şiddeti daha az olur.
Bu sebeple zona aşısı uygun olan kişilere önerilir. Bazı ülkeler zona aşısını 50 yaş üzerindeki sağlıklı bireylere önerirken, ülkemizde 60 yaş üzerindeki kişilere uygulanabilmektedir. Dermatoloji uzmanının onayı ile tek doz aşı ile insanlar zonadan korunabilir.
Zona hastalığında erken tanı ve tedavi çok büyük önem taşımaktadır. Zona tedavisi semptomları ve şiddetini baskılamaya ve azaltmaya yöneliktir. Bu yüzden döküntülerin ortaya çıkmasından itibaren ilk 72 saat içerisinde mutlaka antiviral ajan başlanır, yangısal sinir değişikliklerini düzeltmek için B vitamini kompleksleri, yaralar için lokal yara bakım kremleri ve ağrılar için de ağrı kesiciler uygulanır. İstirahat ve iyi beslenme de hastalığın bir an önce bitmesine yardımcı olur.
Zona hastalığının iyileşmesi iki haftayı bulur, ancak ağrılar aylarca devam edebilir. Yaş ilerledikçe bu ağrıların iyileşme süresi uzamaktadır. Bu ağrıya “Post Herpetik Nevralji” de denir. Zonada yaşanan bu sinir ağrıları bazen çok şiddetlenerek gece uykudan uyandırıp uyumaya engel olabilir. Uzun süre bu ağrıları yaşayan hastaların yaşam kaliteleri ciddi oranda düşer. Böyle durumlarda sinir ağrıları için kullanılan Nöroloji bölümü tarafından yazılabilen ilaçların kullanımı da söz konusu olabilmektedir.
Yaşı daha genç olup ek hastalığı olmayan hastalarda, ağrılar en fazla bir ay kadar sürüp geçer. Bu hastalarda klasik ağrı kesicilerin dışında ilaca gerek kalmamaktadır. Ancak yaş ilerledikçe zona hastalığının komplikasyonları artış göstermektedir.
Viral bir enfeksiyondan kaynaklanan zona hastalığı için bir kaç doğal yöntem semptomları ortadan kaldırmaya yardımcı olabilir. Zona hastalığını geçirmesi ve iyi gelmesi için evde uygulayabileceğiniz doğal yöntemler şunlardır:
Cildi yatıştırıp, kabarcıkların oluştuğu bölgelerin temizlenmesi enfeksiyonun yayılma riskini minimize edecektir.
Zona belirtileri arasında yer alan ağrı ve kaşıntıyı ortadan kaldırmak için soğuk komplres uygulayabilirsiniz. Soğuk suya batırılmış bir havluyu sıkıp ağrıyan ve kaşıyan yerin üstüne uygulamanız ağrıları hafifletmeye yardımcı olur. Ancak cilt hassasiyetini yükseltmemek için buz kullanmayın.
Karbonatın üstüne su döktükten sonra macun kıvamına gelene kadar karıştırıp elde ettiğiniz karışımı kızarıklık olan bölgeye uygulayıp 10-15 dakika sonra yıkayın.
Konfor seviyenizi arttırmak için krem ve losyonlardan yararlanabilirsiniz. Anti-inflamatuar özelliği bulunan, doğal içerikli olan, kokusuz ve parfümsüz olanları tercih ettiğinizden emin olun.
Zona hastalığının nedenleri arasında bağışıklık sisteminin düşük olması da vardır. Bu yüzden A, B-12, C, ve E vitaminleri içeren turuncu meyveler, lifli koyu yeşil sebzeler, kırmızı et, yumurta, domates ve ıspanak tüketin.
Bitkisel takviyeler zonanın yarattığı stresinizi azaltmaya yardımcı olabilir.
Zona hastalığı hangi sinirlere etki ettiyse o sinirlere bağlı olarak çeşitli komplikasyonlar görülebilir. Zona hastalığı ile birlikte şu komplikasyonlar ortaya çıkabilir: