Küçük çocuklarda virüs kaynaklı bulaşıcı hastalıklar önemli sorunların başında geliyor. Bunların en sık görülenlerinden biri de altıncı hastalık olarak karşımıza çıkıyor. Yüksek ateş ile seyreden altıncı hastalık, küçük çocuklarda havaleye varabilen problemlere yol açabiliyor.
Halk arasında altıncı hastalık olarak bilinen “roseola infantum”, daha çok dudak ve genital bölgede uçuk meydana getirmesi ile bilinen herpes ailesinden gelen HHV-6 ve HHV-7 virüslerinin neden olduğu bir hastalıktır. Altıncı hastalık çoğunlukla 6 ay ile 2 yaş arasındaki çocukları etkiler. Birkaç gün yüksek ateş ile seyrederek, ateş düştükten sonra vücutta gül renginde döküntülerle devam etmektedir. Latince adı bu döküntülerin özelliğine atıfta bulunulan roseola infantum yani küçük çocukların gül hastalığı olarak belirtilmektedir.
Çoğu çocukta altıncı hastalık (roseola infantum) hafif bir üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben yüksek ateşle seyretmektedir. Bu yüksek ateş altıncı hastalığın en önemli belirtisidir. Altıncı hastalık viral enfeksiyonlar içinde çocukluk çağında ateşli havaleye (febril konvülziyon) en sık neden olan viral enfeksiyondur. Ateş 4 ile 7 gün arasında devam edebilmekte ve bu sürede çocukta halsizlik, iştahsızlık ve boyun lenf nodlarında şişme olabilmektedir. Hastalığın devamında ateş birden düşer ve hastalığın ayırt edici 2. bulgusu olan pembe-kırmızı, deride çoğu zaman kabarık olmayan döküntü ortaya çıkmakta, döküntüler basarak solmaktadır. Bazı döküntülerin etrafında daha açık renkli haleler oluşmakta daha sonra bu döküntüler boyna, yüze, kollara ve bacaklara yayılmaktadır. Ateş 3 ila 7 gün civarında devam eder, ateş birden düşer ve döküntü başlamaktadır. Döküntüler birkaç saat ile birkaç gün arasında değişen sürelerde solar ve geçer.
Ayrıntılı bir anamnez (tıbbi geçmiş) ve dikkatli bir fizik muayene, iyi bir hekim hasta ve hasta yakını iletişimi ile ek bir tetkike gerek kalmadan tanı konulur, ateşin ve döküntülerin karakteristik özelliği ve ailenin verdiği bilgiler bu hastalığın tanısında en önemli unsurlardır. Arada kalınan vakalarda kan tahlilleri virüse özel spesifik serolojik tetkikler yapılabilmektedir.
Çoğu viral hastalıkta olduğu gibi altıncı hastalıkta da hastalığa özel bir tedavi bulunmamaktadır. Ateşin düşürülmesi için parasetemol ve ibuprofen içerikli ilaçlar kullanılabilmektedir. Bunun yanında, ateşi kontrol altına almak için ılık duş aldırmak, ortamın ısısını 22 – 24° arasında tutmak ve ılık su ile ıslatılmış bezlerle soğutma yapmak gerekmektedir. Beslenmesi azalan çocuklarda damar yolu ile serum verilebilir ancak dehidratasyonu engellemek için bu aşamadan önce çocuğun sıvı alımının artırılması teşvik edilmelidir. Ayrıca ek komplikasyonlar varsa takibi bir çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı tarafından yapılmalıdır. Tüm hastalıklarda olduğu gibi dengeli beslenmek, yapay veya koruyucu maddeler içeren paketli gıdalardan uzak durmak, sebze ağırlıklı tencere yemekleri ile çocuklarımızı beslemek, el yıkamak ve sosyal mesafeye dikkat etmek altıncı hastalık için alınabilecek önlemlerdir. Son olarak şunu da unutmamakta fayda var bu tarz çocukluk çağı viral enfeksiyonlar her zaman hayatımızın bir parçası olacaktır, viral enfeksiyonlar çocuğumuzun bağışıklık sisteminin birer öğretmeni gibidir. Önemli olan bu hayat paydaşlarını tanımak, ne zaman tehlikeli olabileceklerini ve ne zaman doktorunuzdan yardım almanız gerektiğini bilmektir.